Sayfalar, 1,2,3,4,5,6

15.01.2011

=vahit akça:**her umutsuzluğun içinde bir umut vardır...
"...teslimiyet, ihanet ve sessizlik günleri...", diyordu bir başka dost, bir mektubunda... Evet, ben de mutlu bir tablo çizemedim iki yılın kesiştiği noktada... Ki, karanlıkta bile mutlu olabilmenin koşullarını yaratması varken insanın... Bu nedenle Brecht ve Ritsos'un şu şiirlerini her fırsatta anımsarım. İnsanı ve umudu en iyi yansıtanlardandır bana göre:

"-karanlık dönemlerde peki
şarkı da söylenecek mi?
-elbette şarkılar da söylenecek
belgeleyen karanlık dönemleri..."


Şiddet ve umutsuzluk gibi algılanmasın ama ne var ki, ülkemde zaten baltalar ne zamandan beridir toprağın altına gömülmüştü, şimdi kafalar da kuma gömüldü, asıl umutsuz olan bu... Lakin kimse "ilk hareketi" başkalarından beklemesin artık.. Ritsos bunu görmüşcesine -ve sanki Kafka'ya da nazire yaparcasına- satırlarında dillendirmiş:

"kalkmanın zamanıdır
sırtı yerdeyken
yürüyemez hiç kimse
ve bekleme ki biri
gelip kurtaracak seni
zamanıdır..."

Ritsos'un direngenliği, insana güveni ve umudu, aynı zamanda Brecht'in karanlık dönemlerdeki umuduyla ne güzel örtüşmüş...

Evet, iki yılın kesiştiği noktada "mutlu bir tablo çizemesem de" bir fotograf ekledim. Yine bir dosttan bana yollanmış bu fotoğrafı çok beğenirim. Yayınlarsan mutlu olurum;

Yıllar, insanların üzerinden tüm ağırlığıyla geçse de, yine de kolay kolay yıpratamıyor işte.. Görüntüye yansıyan eskimişlik, belki de yılların ağırlığına direngenliği ve aynı zamanda bu direnişin getirdiği umudu da yansıtıyor... Bu eskimişlik(!) içinde umut ne kadar ulaşılmaz görünse de, yeni yıl değil, bu umuttur yenileyen insanı...


Benim de 2011'de umudum budur.. Umarım yinelenen değil, insanlarıyla yenilenen bir yıl olur..!
u-mutlu yarınlar dilerim...
vahit akça
Photobucket
14 Ocak 2011 _18:02